Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) Aralık ayı Raporunda, Belçika için 2021 yılı büyüme tahmini %6,1’e yükseltirken, özel tüketim ve özel sektör yatırımlarının güçlü ekonomik toparlanmayı sürdürmesini ve 2023 yılında %1,4 oranındaki potansiyel büyüme hızına dönmeden önce Belçika ekonomisinin 2022 yılında %3,2 seviyesinde büyümesini öngörmektedir.
Raporda, kısıtlamaların kaldırılması ve tam aşılama oranının Kasım ayı itibariyle toplam nüfusun %74’üne ulaştığı etkin aşılama politikası ile yaz aylarında iş dünyası ve tüketici güveninde tarihi rekor seviyelerin görüldüğü, tüketim ve yatırımlardaki artışın etkisi ile büyümenin beklentilerin üzerinde gerçekleştiği belirtilmektedir.
İşsizlik oranının 2022 yılında %6,6’ya kadar yükseldikten sonra gerilemesi beklenirken, arz kısıtlamaları, pandemi öncesi kar marjlarına erişmek isteyen hizmetler sektöründeki fiyat artışları ve özellikle de hızla yükselen enerji fiyatları kaynaklı enflasyon artışının 2022’ye kadar devam ederek %3,3 seviyesine ulaşması, tedarik zinciri darboğazlarının ve enerji fiyatlarının katkıları azaldıkça 2023 yılında gerilemeye başlaması öngörülmektedir.
Yüksek talep beklentileri, artan kapasite kullanımı ve düşük faiz oranları göz önüne alındığında, özel sektör yatırımlarının güçlü bir şekilde büyümesi, destek önlemleri ve sağlık hizmetlerine yönelik pandemi kaynaklı harcamaların azalması nedeniyle kamu harcamalarının ise gerilemesi beklenmektedir. Diğer taraftan, 5,9 milyar Avro tutarındaki AB hibelerinin üçte ikisinin 2021-23 döneminde alınmasının planlandığı ve çoğunlukla yeşil (bina yenileme ve ulaşım altyapısı) ve dijital dönüşüm yatırımları için ayrılan Ulusal Kurtarma ve Dayanıklılık Planı (RRP) yürürlüğe girdikçe kamu yatırımlarının artacağı, net ihracatın ise iç talep kaynaklı GSYİH büyümesini yavaşlatacağı tahmin edilmektedir.
Raporda Belçika’da istihdam hedeflerine ulaşmak için gelişmiş yaşam boyu öğrenme ve aktif işgücü piyasası politikalarının uygulamaya konulması, verimlilik artışını canlandırmak için planlanan piyasa reformlarının hızlı bir şekilde uygulanması, yüksek kamu borcu/GSYİH oranı da dikkate alınarak gelecekteki olası şoklarla başa çıkabilmek ve yeşil ve dijital dönüşüm yatırımlarını artırabilmek için kamu borcunu ve bütçe açığını düşük tutarak mali tamponların yeniden oluşturulmasına ihtiyaç duyulduğu belirtilmektedir.